Dermal Dolgularla Kırışıklık ve Sarkmaların Önlenmesi
Derimizin ana yapı taşlarından biri olan hyaluronik asit bir şeker türevidir deride güçlü bir bağ dokusu varlığından ve derinin su tutma kapasitesinden sorumludur. Yaşla beraber doğal olarak miktarı azalan hyaluronik asit eksikliğinde sarkmalar, kırışıklıklar ve deride elastikiyet kaybı meydana gelir. Dokuda azalan hyaluronik asit miktarını yerine koymak için laboratuvar koşullarında steril olarak üretilen, çapraz bağlarla zenginleştirilen cilt ile uyumlu hyaluronik asit içeren dolgular materyalleri kullanırız. Bu jel kıvamlı dolgu maddeleri enjektörlerde hazır halde bulunmaktadır.
Dermal Dolguların Kullanım Alanları
Burun kanatlarından dudak köşelerine inen çizgilerde, dudak köşelerinden çeneye uzanan kırışıklıklarda, göz altı morluk ve çöküklük tedavisinde, elmacık kemiği şekillendirmede, kaşlara şekil vermede, şakak bölgesi hacim kayıplarında , çene şekillendirmede, ince dudaklara hacim kazandırma ve asimetrik dudaklara şekil vermek amaçlı, dudak üzeri barkod çizgilerin giderilmesi, burun ucu yukarıya kaldırma amacıyla, çene konturu belirginleştirmede, göz kenarı çizgilerinde botulinum toksin sonrası gereklilik varsa kaş arası çizgilerinde botulinum toksin sonrası gereklilik varsa sıvı yüzgerme, (liquidface lift, nokta lift) işleminde yüz genelinde toparlama sağlamak için çene ucu şekillendirmede, boyun dekolte çizgilerinde, el derisi kırışıklık ve hacim kaybı tedavisinde, çukur şeklinde akne ve yara izi tedavisinde Hyaluronik Asit Dolgu Uygulamalarından faydalanırız.
Nasıl Yapılır ? Ne Beklenmelidir ?
Dolgu uygulamalarını muayenehane şartlarında yapmaktayız. Öncesinde cilde anestezi kremler sürülür. Derin dolgularda ve dudaklarda gerekirseenjeksiyonla lokal anestezi de yapılabiliriz. Dolgu maddeleri hyaluronik asit oranı, çapraz bağ oranları ve kıvamları açısından farklılık arz eder. Sorunlu bölgeye ve problemin şiddetine göre uygun ürüne karar vererek uygulanacak bölgeye uygun yöntemle enjekte ederiz. Enjeksiyon ince iğne uçları veya künt uçlu kanullerle yapılabilir. Yeni geliştirilen dolgu materyallerinin çoğunda aneztetikmaddeler de olduğundan uygulama az ağrılıdır. İşlemin etkisi hemen belli olup 14 günde istenilen sonuç elde edilir. Genellikle hastalar uygulama sonrasında normal hayatlarını sürdürebilirler.Dolguların kalıcılığı uygulanan maddeye göre ve uygulanan bölgeye göre ortalama 6-9 ay kadardır.